Ülkemizde uzun süredir yaşadığımız acı, olaylar hepimizi çok olumsuz etkiliyor. Hem ruh sağlığımız, hem beden sağlığımız bozuluyor. Bu günkü Hürriyet gazetesindeki yazısında Osman Müftüoğlu gerginliği nasıl yeneriz, ile ilgili çok güzel bir yazı hazırlamış, denemekte fayda var.
GERGİNLİĞİN ÇARESİ VAR!
Gergin ve zor bir yaz geçirdik. Muhtemelen sonbahar da “zor bir zaman” dilimi olacak. Gerginlik pek çok şey gibi sağlığımızı da etkiliyor. Etkilenen sadece ruhlarımız değil. Bedenlerimiz de payını alıyor. Bir de bedenle ruhun çatışma durumu var ki işte o tam bir felaket hali. Çatışmanın en büyük mağduru ise kaslarımız. Çoğumuzun yakındığı baş boyun ağrılarının, boyun-sırt-bel tutulmalarının, kas yorgunluklarının altında çoğu zaman işte bu “KAS SPAZM”larının yani “gerginliğin” ciddi bir etkisi var, yaşadığımız günlerin gerginliği kaslarımıza da yansıyor. Neticede herkesin ruh ve kaslarını azıcık gevşetmesi lazım (Gevşemenin ruhta başlayıp daha sonra kaslara ulaşması çok önemli bir nokta). Bu nedenle her şeyden önce rahat, sessiz bir ortamda sakinleşip rahatlamanız ve kendinize “gevşemem lazım!” komutu vermeniz lazım. Sonrası mı? Sonrasını PAUL JENNER (*) anlatıyor. Yandaki kutuyu lütfen dikkatle okuyun, hatta kesip saklayın ve o önerileri sık sık tekrarlayın.
KESİP SAKLAYIN
BİR ANTİ-GERGİNLİK ÇALIŞMASI
“Yere ya da yatağa uzanın. Kollarınız yanda, avuç içleriniz yukarı bakar durumda, ayaklarınız omuz genişliğinde açık olsun. Sonra;
- Ayak parmaklarınızı topuklarınıza doğru kıvırın. Tutun. Bırakın.
- Ayak parmaklarınızı topuklarınızdan uzaklaştıracak şekilde kıvırın. Bırakın.
- Dizlerinizin arkasını yere/yatağa bastırın. Tutun. Bırakın.
- Ayaklarınızı içeri, birbirine doğru yaklaştırın. Tutun. Bırakın.
- Nefes verirken, kalçalarınızı kasıp karnınızı içeri doğru çekin. Tutun. Bırakın.
- Nefes verirken göbeğinizi omurgadan uzaklaştıracak şekilde dışarı çıkarın. Tutun. Bırakın.
- Nefes alırken kaburgalarınızı olabildiğince açıp genişletin. Tutun. Bırakın.
- Belinizi yere/yatağa bastırın. Tutun. Bırakın.
- Yumruklarınızı olabildiğince sıkın. Tutun. Bırakın.
- El bileklerinizi, avuçlarınız yukarı bakacak şekilde yere/yatağa bastırın. Tutun. Bırakın.
- Dirseklerinizi yere/yatağa bastırın. Tutun. Bırakın.
- Çenenizi göğsünüze bastırın. Tutun. Bırakın.
- Başınızın arkasını yere/yatağa bastırın. Tutun. Bırakın.
- Dilinizi damağa doğru bastırın (dudaklarınız kapalı olsun). Tutun. Bırakın.
- Gözlerinizi sıkı sıkı yumun. Tutun. Bırakın.
- Beyninizin kafatasınız içinde ağırlıksız yüzdüğünü hayal edin. Gevşeyin.”
(*)PAUL JENNER/KİLİT BİLGİLER
09.09.2015 Osman Müftüoğlu…