Siz çocuklarınız için, soft renklerde; kaliteli doğal dokuda, malzemelerden, çocuğunuzu ısıtacak ama, terletmeyecek, koruyacak, sarmalayacak, pijamalar gecelikler, nevresim takımları aradınız mı hiç? Etiketleri tenlerini çizmeyecek özenle dizayn edilmiş dikilmiş, ürünler, şık kokulu ambalajlar içinde olsa ister misiniz? Hem de böylesine güzel ürünler kapınıza da teslim ediliyorsa, oturduğunuz yerden, seçip sipariş verebiliyorsanız çok iyi olmaz mı? Özellikle çalışan annelerin çocukları ya da yakınları için harika bir fırsat.Nanu böyle doğmuş. Sitesine girince Nanu Bedtime‘ı siz de görecek beğeneceksiniz.Bu gün sizlere Nanu Bedtime’ın kurucu Nazmiye Sabuncuoğlu Arslantürk’ü anlatmak tanıtmak istedim.
Nazmiye benim çok sevdiğim pırıl,pırıl, çalışkan, disiplinli, aklına koyduğunu gerçekleştiren özel bir genç kadın. İş hayatında,özel hayatında çok farklı, başarılı, çizgisi ile hep gözdem oldu.
Ayrıca benim için çok önemli bir yeri daha var. Kızımın üniversite arkadaşı, can dostu.Benim de kızım gibi. Üniversite yıllarından sonra başarılı bir reklamcı oldu. Başarıları onu çalıştığı şirketinin yöneticisi ve ortağı yaptı.Hep çok zarifti, çok hoştu. Resim yapmayı seviyordu, bu hobisini hiç bırakmadı devam etti.2006 da Kagider üyesi oldu. Hemen sonra hamilelik ve annelik dönemi başlayınca ayrılmak zorunda kaldı.2013 de Reklamcılık sektöründen ayrılıp yeni bir iş kurmak istedi. Bambaşka idealler, hedeflerle yepyeni bir dünya başlattı.Her zaman yüksek olan enerjisi, güzel neşesi ile yeni işini kurdu. İyi bir reklamcı olmanın, iş hayatındaki tecrübelerinin, bilgilerinin ışığı ile çok hızlı kararlar; ve neticesinde de çarpıcı sonuçlar aldı.
Bütün detayları içeren iş planı ve hedefleri ile bir sene içinde çok iyi yerlere geldi. İşini kurmadan önce Kosgeb’den Kobi Destek eğitimleri ve yardımları aldı. Onları uzun uzun bizlerle paylaşarak yeni ve yeni başlayacak girişimciler için çok faydalı oldu. İşine başlarken, kurarken o kadar kendinden emin ve güven doluydu ki; henüz daha kuruluş aşamasındayken 2014 Türkiye Yılın Kadın Girişimcisi Yarışmasına katıldı.
Büyük bir öz güven ve heyecan duyarak hazırlandı.Bu süreçleri ve daha bir sene olmadan şirketinin gelişmelerini, geldiği noktayı, ben de hep merakla heyecanla izledim, dinledim. O bana anlattı, ben de bu gün sizlere anlatıyorum. Nazmiye ile çok gurur duyuyorum, yeni işi Nanu Bedtime‘ı büyük ilgiyle ve beğeniyle izliyorum.Gerçekten çok farklı ve piyasadan olmayan bir kalitede ürünler yaptı. Bu yazımda biraz Nazmiye’nin anlattıkları, biraz Nanu Bedtime var. Çocuğunuz, yada sevdiğiniz ilgilendiğiniz çocuklar mutlaka hayatınızda vardır. Nanu Bedtime çocuklar için süper bir uyku seti. Mutlaka görmelisiniz.Çok şık,üstelik çok güzel kokulu kutularla adresinize geliyor.Bir kaç mağazada da ayrıca satılmaya başladı. Mart 2015 itibari ile de B&G nin hem online mağazalarında, hem de İstinye Park, Akasya, Aqua, Palladium ve Göktürk mağazalarında, Nanu Bedtime marka gecelik ve pijamaları satışa çıkmış olacak.
Aşağıda da sevgili Ayşe Gülay Hakyemez ile yaptığı girişimcilik öyküsünün linki var.Benim çok önem verdiğim; Girişimcilik Yarışmasına Katılma Kararı ve sonrasını; Kagider‘e girişini, marka olma yolculuğunu ve Nanu Bedtime‘ın son gelişmelerini, Nazmiye cevapladı, ben paylaştım.
Kosgeb yazılarına ise buradan ulaşabilirsiniz. Nazmiye’den öğrenilecek çok şey var.Sevgiler, başarılar…
1)Kadın Girişimci Yarışmasına girme isteğin kararın nasıl oluştu, nasıl hazırlandın ?
Zaten bir Kagider üyesi olarak Kadın Girişimci yarışmasını daha önceden beri biliyor ve beğeni ile takip ediyordum. Fakat Nanu sayesinde tek başıma girişimci olunca konuya olan ilgim ve heyecanım arttı. Hiç bilmediğim bir konuya girerek, tekstil, üretim tasarım, vb olmak üzere oldukça kısıtlı imkanlarla Türkiye’den bir dünya markası yaratmaya soyunduğum için bu yarışmaya mutlaka girmem gerektiğini düşündüm. Çalıştığım bankanın yetkileri dahil bir çok tanıdığım da bu yarışmaya girmem konusunda beni destekleyince katılmam için daha çok erken olduğunu bile bile yarışmaya girdim. Katıldığımda henüz e-ticaret sitem satışa bile açılmamıştı. Ama madem bu bir girişimci yarışması, yarışmaya da girişmek lazım diye düşündüm 🙂 Bu sene kazanmayacağımı bile bile sırf yarışmayı tecrübe etmek, o havayı solumak ve seneye daha iyi hazırlanmak için katıldım. Katılmış olmaktan da büyük bir heyecan ve mutluluk duydum.
2) Yarışma anı ve sonrası düşüncelerin.
Kagider’in öncülüğünü yaptığı ve her yıl güçlenerek büyüyen bu yarışma her detayı ile gerçekten çok etkileyici idi. Yarışmanın içeriği kadar sonuçları da çok yerinde ve doğru gerçekleşti. Kazanan tüm hemcinslerim, yarattığı başarıları binlerce kadınla paylaşmış, enerji ve hayallerini herkese ulaştırmış oldu. Çok gurur duydum, çok etkilendim gerçekten de . Kazanan her bir kadın yarışmacı ile tek tek o başarı anını yaşadım ve büyük zorlukların üzerinden gelebilmiş oldukları için onlar adına aynı mutluluğu yaşadım. Ve tabi ki bir çok öğreti ile çıktım ödül gecesinden ve hedeflerle… Seneye tabiki tekrar katılacağım yarışmaya, benim için bu yarışmaya katılmanın düşüncesi bile heyecan verici. Bu sene kazanmak üzere katılacağım için çok ayrı bir heyecan var içimde, kazanana kadar da katılmaya devam edeceğim . Amacım sadece ödül kazanmak değil, örnek olmak birçok kadına, herşeye sıfırdan başlayıp, hiç bilmediğim, “erkek işi” diye bilinen konulara el atıp başardım diyebilmek için!
Yarışmaların her zaman bir amaç uğrunda yolculuk eden markalara faydası olmuştur. Amaç ödül kazanmak olmadıkça ! Kazanılan ödüller amaca hizmet eder ve markalara bir ışık, bir parıltı katar. Ekstra motivasyon, tanınma ve prestij peşi sıra gelir. Kendi işini kurmuş, kadın başına başarılara imza atmış ve atacak olan tüm kadınlara Kadın Girişimci Yarışmasına katılmalarını şiddetle öneriyorum. Kazanmak için değil, örnek olmak, ses çıkarmak, çalışmayan kadınlarımızı iş hayatına özendirmek ve yol açmak için katılmaları lazım öncelikle…
4)Kagider’e katılmaya nasıl karar verdin.?
Kagider’e ben yıllar önce 2006 yılında ilk katılmıştım, o zamanlar reklamcı kimliğimle yer alıyordum. Aynı sene hamileliğim ilerleyince Kagider’e ara vermek zorunda kaldım. Şimdi ise tam bir girişimci olarak yeniden ve aktif rol almak üzere yeniden Kagider’ li oldum. Kendi işimi kurmaya karar verince ilk yapmaya karar verdiğim iki şeyden biri idi Kagider’e yeniden katılmak. Çünkü asıl şimdi Kagider’li olmanın haklı gururunu tam taşıyabilecektim.
5)Nasıl gidiyor her şey,hedefler; gelecek güzel gelecek diyor musun?
Gelecek benim için geldi bile 🙂 Evet çok şükür her şey güzel gelişiyor, planlarımın önünde gidiyor bir çok açıdan. Tüketiciden çok olumlu tepkiler alıyoruz ürünler ile ilgili, 1 sene önce Nanu benim hayalimin ürünü iken, şimdi tüketicinin takip ettiği aradığı bir marka oldu. Daha yolun çok başındayız ama artık yolumuz çok net ve artık benim hayal ürünüm değil. Kendi sitem dışında 2 offline mağaza, 6 online mağaza olmak üzere tüm ürünlerimiz tüketiciler ile buluştu. Çok yeni bir haberi ilk olarak burada sizinle paylaşmak istiyorum ; yeni satış kanalı olarak Türkiye’nin en geniş mağaza ağına sahip, 15 yıllık geçmişi olan, en güçlü çocuk markası olarak bilinen B&G ile anlaştık. Mart 2015 itibari ile hem online mağazalarında, hem de İstinye Park, Akasya, Aqua, Palladium ve Göktürk mağazalarında, Nanu Bedtime marka gecelik ve pijamaları satışa çıkmış olacak. 2015 sonuna kadar da ilk Nanu Bedtime mağazasını açmış olacağız 🙂
5)İyi bir reklamcı olarak Nanu Bedtime’a başlarken; iş kurma fikri mi, marka oluşturmak mı öncelikli oldu ?
Marka oluşturma heyecanından iş fikri doğdu desem yeridir sanırım. Pazardaki boşluk ve beklentilerin karşılanmaması benim marka yaratma tutkum ile birleşti. Bu şekilde başlamanın çok doğru olduğunu üretimin içine girince farkettim, genelde tüm iş fikirleri üretim bazlı oluşuyor, iş gelişip büyüyor markalaşma geride kalıyor. Markalaşma başka bir uzmanlık alanı olduğu içinde iş sahiplerinin arka plana attığı bir konu oluyor genelde. Büyüyen iş hacmi artık profesyonel reklam ve iletişim hizmetine gereksinim duyunca da, markalaşma sürecini başlatıyorlar. Geç kalınmış, bir çok fırsat kaçırılmış olmanın ötesinde Türkiye’den bir marka da çıkamamış oluyor. Geçmişte iyi bir reklamcı olmanın Nanu’ya en büyük faydası, sahaya ilk çıktığı günden itibaren büyük markaların davranış biçimlerine sahip olmasıdır.
Gerçekten kuvvetli bir marka olabilmek için işe en temelden başlamak lazım.
Bir markanın, bir “gelecek hayaline” sahip olması ve bu hayaliyle müşterisi olsun olmasın herkese ilham vermesi gerekir. Lider marka olmak için ise “en mükemmel” marka olmak değil, en sahici, en gerçek ve en özgün marka olmak için çaba göstermek gerekiyor. İşte Nanu tüm marka olmanın gerekliliklerinin bilincinde olarak ilk günden itibaren bu vizyon ile çalışıyor, gelişiyor ve büyüyor.
Ayşe Gülay Hakyemez İle Girişimcilik Öyküsü‘ne buradan ulaşabilirsiniz.