Lise ve Üniversite okul yıllığımda Meral’e en çok nerede rastlamak münkün sorusunun karşısında AKM, Sanat Galerileri, ve Fransız Kültür Merkezi yazıyor.O zaman Teşvikiye’de yaşıyordum, konserler,kitapçılar, sinemalar, tiyatrolar ve sergiler en önemli vazgeçilmezlerimdi. Yıllar, yıllar geçti, uzun zamandır Kadıköy yakasında yaşıyorum, AKM kapandı. Ben yine bol bol konser ve sergilere gitmeye devam ediyorum. Bu aralar en çok görüldüğüm yerlerden en önemlisi ise, Caddebostan Kültür Merkezi . CKM’nin içinde sinemalar,bir çok sergi salonları, konser salonları,tiyatro söyleşi salonları,kütüphane ve de kitapçılar bir arada.
Hepsi benim vazgeçilmezlerim.Her pazar prensimle buluştuğumuz da da; zaman zaman, vaktimizin bir kısmını CKM de geçiriyoruz.
Onun için seçtiğimiz tiyatroya, baleye konsere gitmek için CKM ye gidiyoruz. Gösteri saatinden önce gelip sergileri dolaşıyoruz, kitapçıya uğruyoruz. Hepsinden beraberce çok keyif alıyoruz. .Gösterileri seyrettikten sonra sanatçıları tebrik edip bazen de fotoğraflar çektiriyoruz.
Sergileri gezerken ikimiz de ayrı ayrı beğendiğimiz resimleri seçiyoruz.Yukarıda ki resim Aslan’ın Muzaffer Oruçoğlu’nun Antagonizma sergisinden en beğendiği; aşağıdakiler ise Şemsettin Başkurt’un “Bir Ustanın Anısına sergisinden seçtikleri”Son derece sade ve minimal olanları seçmiş.
Bazen oturup ilgili DVD leri sanatçıların hayat hikayelerini izliyoruz.O henüz 3.5 yaşında ama paylaştığımız çok şey var.Lise yıllarımda sergileri dolaşırken genelde yalnız olurdum, benim bu merakımı benim kadar istekle paylaşan kimsem yoktu. Bazı sergilere defalarca gittiğim olurdu.
İlk sinemaya babam dört yaşlarımdayken götürmüştü. Beyoğlu’nda Yeni Melek sinemasında Walt Disney’in Uyuyan Güzel‘ine gitmiştik. Sinema salonuna girdiğimizde film başlamıştı. Karanlıkta birden karşıma çıkan prensesin o kocaman gözlerini hiç unutmadım. Babam tiyatroya da çok götürürdü. O zamanlar gezi adresimiz kışın genelde Beyoğlu idi.O günlerin Beyoğlu’su ile çok anım var. İlk konser hatıram ise yine babamın götürdüğü; ilkokulda küçücük bir kızken Johny Hallyday ve Sylvie Vartan konseri oldu. Dünya Sineması’nda ki konserleri çok ses getirmişti. Sonra kızımla AKM de her cuma Devlet Senfoni Orkestrası konserleri senelerce vazgeçilmezimiz, oldu. Seyahatlerimizde de hep konser ve sanat tarihi gezileri programımızın başında yer aldı. Oğlumla Michael Jackson konseri anım; kocaman aşkımın beni AKM’ye Münir Özkul anma gecesine davet ederek ilgimi çekmesi, hepsi, hayatımda önemli anılar. Evet yıllıkta yazılanlar, hayatımda aynı heyacan, ve etkisiyle devam ediyor,bu sefer prensim de işin içinde. Babamın bu tercihlerim de bana çok etkisi olmuştur diye düşünüyorum.Bakalım prensim de büyüyünce neler hatırlayacak.