Önce dibe vuran, sonra tekrar yükselen 8 başarılı insan
RADİKAL – İşyerinde bir başarısızlık yaşadığımızda, kovulduğunuzda, ya da büyük emeklerle kurduğunuz işyeri battığında, sanki bütün dünya başınıza yıkılmış gibi hissedersiniz. Sanki bu tek başarısızlık, daha önceki bütün başarılarınızı silmiş gibi gelir. En dipte olduğunuzu sanırsınız ve bu yüzden zirveye tekrar çıkmak fazlasıyla zor ve yıpratıcı gibi görünür.
Ancak başarısızlık yaşadığınızda dünyanın sonu gelmiş gibi davranmak pek de sağlıklı bir şey değil. Unutmayın, herkesin kariyerinde ve özel hayatında, başarısız olduğu zamanlar vardır. Öte yandan kendini başarılı olarak tanımlayan kişilerin ayırt edici özelliği, bu dönemleri leyhlerine çevirip, küllerinden tekrar doğmayı başarmalarıdır.
Lifehacker adlı internet sitesi, şu anda herkesin gıpta ettiği, ancak bir dönem başarısızlıklarıyla tanınmış olan 8 insanın hikayesini derledi.
1. Bill Gates
Muhtemelen Traf-O-Data 8008 diye bir cihaz hiç duymadınız. Eğer bu cihaz var olsaydı trafik kasetlerini inceleyerek bu kasetleri verimli datalara dönüştürebilecekti. İşte Bill Gates’in dünyadaki ilk girişimcilik deneyimi bu cihazla oldu. Gates ve partneri Paull Allen, bu cihazı ülkelere satmaya çalışıyordu. Ancak bir problem vardı; Traf-O-Data bir türlü çalışmıyordu. Allen sonraki yıllarda bu ürünle ilgili “Traf-O-Data çok ses getirmese de Microsoft’un ilk ürünlerini birkaç yıl içerisinde çıkarmamızda çok büyük payı oldu” dedi. Şu anda Microsoft dünyanın en büyük bilgisayar şirketleri arasında. Ayrıca Gates de 81 milyar dolarla dünyanın en zengin insanlarından biri.
Herkesin böyle bir kaderi olmayabilir ama risk alıp denemeden de olmaz. Önemli olan yaptığınız hatalardan ders çıkararak ilerleyebilmek.
2. Oprah Winfrey
İşte dünyanın en etkileyici insanlarından birisi… Winfrey ABD televizyon tarihinin en çok izlenen talk show programlarından birisi olan ve kendi adıyla anılan The Oprah Winfrey Show’un sunucusu. Televizyon dünyasındaki başarısını film sektöründe de göstermek isteyen Oprah Winfrey, Toni Morrison’ın aynı isimli romanından uyarlanmış olan “Beloved” filminde başrol oynadı. Ancak film daha ilk haftasından başarısızlığa uğradı. Bu başarısızlık Winfrey’i depresyona sürükledi. Fakat Oprah Winfrey bu durumdan ders çıkardı ve “Bu başarısızlık bana yapacağım her şeyi yapmayı ve sonra bütün beklentilerimden kurtulmayı öğretti” dedi.
Birkaç yıl kayıt ve televizyon işlerinde yer aldıktan sonra film sektörünü tekrar denemeye karar veren Winfrey, 2013 yılında “The Butler” adlı filmde rol aldı. Bu başarılı film BAFTA olmak üzere pek çok prestijli ödül kazandı ve pek çoğuna da aday olarak gösterildi. Beklentilerini yönlendirmeyi başaran Winfrey, hepimize başarısızlıklarımızı büyük sorunlara dönüştürmeyip, kendimizi suçlamamayı gösterdi.
3. Warren Buffett
Warren Buffett milyarder bir yatırımcı. Finans dünyasıyla ilgili tavsiyeler veren Buffett, insanlara bir sonraki adımı anlatıyor. Yönetim kurulu başkanı ve CEO’su olduğu Berkshire Hathaway adlı şirketinden “200 milyar dolarlık hata” olarak bahsediyor. Peki bu kadar başarılı bir firma nasıl olur da kocaman bir hata olabilir? Yıllar önce şirketin CEO’su Warren Buffett’a kötü davranır. Bunun üzerine Buffett CEO’yu işten atabilmek için, daha iyi bir pozisyonda çalışmayı kafasına koyar. Warren Buffett egosu sayesinde bunu başarır tabii ama, bu esnada şirkete de çok büyük katkı sağlar. Kendisi bütün bu olanları ‘değerli vaktini gereksiz bir şeye harcamak’ olarak görse de, bu onu artık daha önemli işlerle uğraşmaktan alıkoymuyor.
4. Arianna Huffington
Muhtemelen siz Arianna Huffington’ı sadece The Huffington Post’un kurucusu olarak tanıyorsunuz. Ama o aynı zamanda Cambridge Birleşmiş Münazara Topluluğu’nun ilk yabancı kadın başkanı. Huffington, çok satılanlar arasında yer alan “The Female Woman” adlı romanını 23 yaşında yayınladı. Amerikan siyasetinde de yeri olan bu başarılı kadın, geçmişte pek çok başarısızlık yaşadı. Örneğin ilk kitabının başarısına rağmen, ikinci kitabı 36 kere reddedilmiş. Daha sonra 2003 yılında girdiği seçimde, oyların sadece %0.55’ini alabildi. Başarısızlıklarına pozitif yaklaşan Huffington, bu konuda onu eğiten annesine teşekkür ediyor. Azimli olduktan sonra her hâlükârda başarılı olunabileceğine inanıyor.
5. Stephen King
Önceleri yalnızca kısa hikâyeler yazan bir İngilizce öğretmeni olan Stephen King, bugün korku dünyasının en büyük üstadlarından. İlk romanı Carrie (Göz) için 2.500 dolarlık (5.170 TL) avansı kabul eden King, 30 kere reddedildikten sonra kitabı yazmaktan vazgeçti. Eşinin de desteğiyle kitabı yazmayı bitiren King, yüzlerce kitabın arasından sıyrılıp çok okunan bir yazar haline geldi. Carrie (Göz) bugün iki kere filme uyarlanmış ve Stephen King’in en başarılı yapıtları arasında sayılan, 350 milyon kopyası olan bir roman. Şunu unutmamak gerek ki reddedilmek hayatımızın bir parçası. Her ne kadar bize kötü hissettirse de, aslında reddedilmek daha yaratıcı şeyler meydana getirmemiz için bir araç.
6. Tina Fey
Amerikalı yazar, komedyen ve aktris Tina Fey, komedyenlikle ilgili olarak aldığı ders almasına rağmen, çevresi tarafından çok başarısız bulunmuştu. Ama pes etmedi. Başyazar Adam McKay’in de yardımıyla, Tina Fey, 1997 yılında Amerika’da NBC kanalında yayınlanan Saturday Night Live (SNL) adlı programda yazarlık yapmaya başladı. 1999 yılından beri Fey, SNL’in tek kadın baş yazarı oldu. Fey şu an 30 Rock adlı dizinin yardımcı yapımcısı, yazarı ve başrol oyuncusu. Bu dizi Fey’in Saturday Night Live adlı programdaki tecrübelerini konu alıyor.
7. Steve Jobs
Sanılanın aksine her Apple ürünü heyecanla ve mutlulukla karşılanmıyordu. Apple büyümeye devam ederken, şirketin genişlemesini sağlayabilecek bir yönetici aranıyordu. 1983 yılında Jobs, John Scully’i (o zaman Pepsi-Cola’nın CEO’su) “Ömrünün sonuna kadar sadece şekerli su mu satmak istiyorsun, yoksa dünyayı mı değiştirmek istiyorsun?” sözleriyle ikna ederek, Apple’ın yeni CEO’su haline getirdi. Aynı sene Apple teknolojik olarak gelişmiş, fakat ticari olarak başarısız olan Apple Lisa’yı piyasaya sundu. Bu ürün teknoloji severleri hayal kırıklığına uğrattı. Ancak Jobs pes etmedi ve NeXT isimli yeni bir firma yarattı. Yıllar içinde azminden hiçbir şey kaybetmeyen Jobs, hayatını bir başarı hikayesine çevirdi.
8. Conan O’Brien
Conan Christopher O’Brien, Emmy ödüllü bir Amerikan televizyoncusu. En çok NBC’nın talk show’u The Tonight Show with Conan O’Brien programıyla tanınan O’Brien, şovun Jay Leno’ya verilmesiyle büyük bir hayal kırıklığı yaşamıştı. Ancak yaşadığı başarısızlığı bir kayıp olarak görmedi. Conan O’Brien her zaman kibar olmanın ve çok çalışmanın bizlere mükemmel şeyler getireceğine inanıyor. O’Brien, başarısızlığın her zaman bizden kaynaklanmadığını da hatırlatıyor.