California bölgesini, kızım orada yaşadığı ve uzun senelerdir gittiğim, geldiğim, yaşadığım bir yer olduğu için, dünyanın bir çok güzel yerinden daha çok seviyorum ve kendimi oradaki yaşama çok yakın hissediyorum. Bölgeyi,iklimi, yaşam tarzı, insanları, kuralları,doğası, alışveriş merkezleri,kafeleri, restorantları, renkleri,evleri,okulları, yaşayanları ile beğeniyorum, özlüyorum. Orada ki güzel dostlarla, buluşmak,onlarla hoşça vakit geçirmek,eski özlenen yerlere uğramak, yeni yerler keşfetmek, ve tabi en güzeli, kızımla olabilmek.Bölgenin farklı yerlerinde çok güzel anılar var. Anlatıp paylaşmaya çalışacağım. Bugün, San Francisco, Napa Valley, Carmel,ve çevresini anlattım.
Los Angeles’ dan San Fransisco‘ya gitmeyi, ne zamandır planlıyorduk. Bu çok hoş yolculuğu, 2009 Eylülde gerçekleştirdik.Hemde inanılmaz spontane, bir şekilde, ama sonuç süperdi.Böyle rahat söylüyorum,çünkü tüm programı Başak yaptı, yolu konaklamaları, restorantları, gezilecek yerleri saat saat tespit etmişti.Başak,1994 den beri önce Orange County sonra L.A de yaşadığı için bu turu defalarca yaptı.Giderken Los Angeles’dan arabamızla PCH Pasific Coast Highway yoluyla direkt San Fransico’ya gittik.Sekiz satte şehir merkezine ulaştık. Otelimiz Union Square‘de şirin güzel bir oteldi. Akşam yemeği için Little Italy North Beach de karar kıldık.Bölgeyi ve restorantları çok beğendik.Hepsi çok çekici duruyordu.Biz Trattoria Pinocchio da yemeğe karar verdik. Çok lezzetli italyan yemekleri yedik.Yemek, ortam, sohbet öyle keyifli idi ki, gece hiç bitmesin istedik.
Harika lezzetler, sıcak samimi servis, ilgi, çok hoş barıyla Trattoria Pinocchio
Her yer, renkli, çalışanlar samimi sıcak, ve yemekler çok iyiydi. Ertesi sabah Napa için program yapmışdık .Ünlü bağlar bölgesi, şarap cenneti,Napa Valley. Onun için makul bir saatte otelimize döndük.Sabah farklı bir başlangıç için Başak’ın önerileri ile bir Cafe’de klasik Amerikan kahvaltı çeşitleri ile kahvaltı ettik.Ama mutlu olduğumuzu söyleyemiyeceğim. Sonra yola koyulduk,daha önceden kararlaştırdığımız, bölgenin en büyük bağları ve şarap tesislerinden biri olan Sterling Winyards‘ a gittik .Bölgeyi tramle,boydan boya geçerken,tüm vadiyi uçsuz bucaksız bağları, tepeden görme şansımız oldu.Vadideki bağları,çevreyi hayranlıkla seyrettik.Tesisleri özel rehberlerle gezdik ,gezi boyunca da şaraplar tadarak, çok hoş saatler geçirdik.
Sterling Winyards‘ a Tram’dan kuş bakışı
Ama tadarken sarhoş olmamak için, hepimiz temkinli ve kontrollü idik. Bölgeyi tesisleri gezdikten sonra iyi bir yemeği hakettiğimizi düşünüp, St Helana‘a gittik,caddeyi dükkanları dolaştık, alışveriş yaptık. Aslında piknik için alışveriş yapıp, o çok güzel doğada, kırlarda yemek istemiştik.
St Helana’da dolaştığımız, alışveriş yaptığımız, yemek yediğimiz cadde.
Ama ilk gelişimiz olduğu için heyacanlıydık, daha çok yer görmek için, kafamızdaki gibi piknik alışverişi yapılan şık bir şarküteri restorant da çok özel sandviçler yaptırıp, yedik. Kırlarda yemeği, bir daha gelişimize bıraktık.Şehre dönünce Necil otele dönüp,dinlenmek istedi, biz Başak’la biraz alışverişe takıldık.
Otelimize döndüğümüzde akşam yemeği için üçümüzde bir önceki gecenin keyfiyle, tekrar North Beach Little Italy de yemek yemek istedik. Bu sefer ki tercihimiz Calzone‘du.Yine çok lezzetli İtalyan mutfağı yemekleriyle şarapta tercihimiz de Pinot Noir oldu.
Üçüncü günümüzde sıra San Francisco’yu gezmeye geldi.Arabamızı almadık,klasik tranway turu ile şehri gezdik.Öğleden sonrayı da Fisherman’s Wharf’da geçirdik.
Tüm günün çok güzel geçtiğini söylememe gerek yok. San Francisco çok güzel bir şehir.Her köşesi başka güzel, samimi sıcak duygular verdi bana.Keyifle yaşanılabilir bir şehir.
Painted Ladies’de görülecek güzel noktalardan
Dördüncü gün önce Lombard Street, Painted Ladies,Golden Gate Bridge, Sausolito‘ya gittik. .Hepsi ayrı ayrı hoş San Francisco’ya özgü yerler. Turistik gezi için görülesi noktalar.
Ertesi sabah sahilden Monterey yolculuğu başladı.Gece konaklamak için Başak bölgeyi çok güzel yansıtan eski bir evden otele dönüştürülen, Victory Inn‘de kaldık. Kendimizi, otelde değil, konuk olduğumuz ev de gibi hissettik .Akşam yemeği için Başak’ın seçimi Cannery Row‘da (John Stenbeck’in ünlü romanın da ki Sardalya sokağı) Bubba Gump Shrimp oldu. Forest Gump filminin konusundan esinlenerek, yapılmış, hoş farklı bir yer.
Carmel sahil
Carmel’in güzel caddelerinde
Sabah Carmel‘e yola çıkış.Carmel’de sahilde yürüyüş,sonra şehirde yürüyüş ,dükkan gezisi,ve devam.
Santa Barbara’nın güzel caddelerinden State Street’ de
Carmelden sonra duragımız Big Sur oldu.
Big Sur daki konaklamayı Necil’in maç saatine denk getirdiğimiz için önceden ayarladığımız gibi Necil, İstanbul’daki maçı internetten seyrederken biz Başak’la restorantın içinde bulunduğu, çok güzel geniş alanda, dinlendik, deniz kenarına indik, yürüyüş yaptık ve hep beraber yemek yedik.
Maçtan sonra Pismo Beach, ve Santa Barbara . Santa Barbara’da hafif yemek, akşamüstü molası,sonra yola devam ve gece Los Angeles’da evdeydik.Başak’ın harika organizasyonu ile hepimiz çok keyifli bir yolculuğu bitirmenin mutluluğu ile bir sonraki seyahati düşünmeye başlamışdık bile. Defalarca teşekkürler Başak’cım, hiç unutmayacağımız çok güzel bir seyahatti.
Ne güzel bir anne kız ilişkisi…Aynısı Baharla benim aramda olduğu için çok duygulandım…Başakcığımın küçüklüğünü biliyorum…sevgiler…
Onlarla herşey daha değerli, daha lezzetli, daha keyifli,sağol Aylacım, sana da Bahar’a da sevgiler