Uzun zamandır gitmeyi düşündüğüm koydayım bu gün…Bu nasıl güzel bir yer! Neden gelmemişim bu kadar zaman…Ağaçlar içinden gidilen yolu güzel, köyün girişi güzel, girişteki köy kahvaltısı yaptığımız yer günün bonusu.. Sonra arabadan inmeden gözüken turkuaz deniz, tekneler, saksafon sesi, minik dalgalar, suyun içinde ahşap şezlonglar, hasır şemsiyeler..Rüya damıyım dedirtiyor..Ya da ben mi çok beğeniyorum…En güzeli soru yok, telaş yok, mekan seçilmiş,rezervasyon yapılmış, şezlonglar bizi bekliyor..Suların ayaklarımızı ıslattığı şezlonglara mı uzansak,sularda mı kaybolsak, kıyıyı yüzerek mi dolaşsak, hiç sessiz mi kalsam, nefesimi tutup bilemiyorum…Ama hepsini yapıyorum, sakin sakin..Önden dalgaların sesi, arkada harika bir müzik..
Evet en güzeli de sen de benimlesin..Evden çıkarken taktığım yeşil şapkama aynada bakarken önce senin gözlerini gördüm üstümde..Evet yıllar önce bir Akdeniz seyahatinde bir mağazada rengini beğenip takmıştım kafama ve sana dönüp sormuştum, nasıl oldu diye..”çok güzel” demiştin, o an olduğu gibi gözlerimin önünde… gözlerindeki muhteşem ışık pırıltıları, o harika sevgi dolu bakışın.. ve sonra beraber çıktık evden … Sen yanımdayken ben hep daha mutluyum.. Biliyorum tanrının hediyesi bu gün bana…
