Geçen hafta önce sevgili Dilek Bil‘den FODER‘in güzel haber ve daveti geldi.Benim için çok değerli bir haber ve davetti. Çok katılmak isterdim, ama İstanbul dışında olduğum için katılamadım, ama dün beraber olduğum arkadaşlarım, uzun uzun bu güzel çalışmayı ve daveti konuştuk, çok ilgiyle dinledim, sordum. Bugün basında çıkan haberleri okudum. FODER’in sitesine girdim. Hemen sizlerle de paylaşmak istedim.Önce derneğin başkan yardımcısı olan Kagider’in de geçmiş dönem başkanlarından sevgili Dilek Bil’in haberi..
Finansal Okuryazarlik ve Erişim Derneği (FODER)’i 2012 senesi sonunda kurduk.
Kurucu üyelerinden olduğum ve şu anda YK Baskan Yardımcılığını yürüttügüm derneğin amacı; finansal okuryazar bir Türkiye için eko-sistem oluşturmaktır.
FODER, devlet,özel sektör ve diğer sivil toplum kuruluşlari ile işbirliği yaparak ülke çapında bireylerin finansal okuryazarlık, finansal erişim farkındalıklarını ve olanaklarını oluşturabilmek için 1)bilinçlendirme, 2)eğitim, 3)araştırma, 4)uygulamalara destek, 5)politikalar üretilmesi çalışmalarına basladı.
FODER OECD tarafindan akredite edildi, OECD Finansal Eğitim bölümünün parçası oldu, Finansal Eğitim Ulusal Strateji konusunda SPK ve TCMB ile çalışmaya başladı. 22 Mayis , Çarşamba günü , 1.Finansal Okuryazarlik Zirvesi’ni de TEB sponsorluğu ile gerceklestiriyoruz.
Tabiiki finansal okuryazar bir toplumda kadınının güçlenmesi dernek stratejisinin odak noktalarından biri ve 2. panel konumuz. Paneli ben yönetiyor olacağım,önemli ve konularında uzman konuşmacılar var, umarım katılabilirsiniz.

Böyle başlıyordu, sevgili Dilek Bil’in haberi çok gitmek isterdim.Kutluyorum, bu çok değerli çalışmalarından dolayı, tüm emeği geçenlere de ayrı ayrı teşekkürler. Herkes için çok gerekli bir dernek olacağına inanıyorum. Dernek başkanı Özlem Denizmen’i her zaman yazılarında takip ederim, çok değerli bulurum, dinlemek isterdim.Toplantıya katılan arkadaşlarım, daveti, organizasyonu, Dilek Bil’in moderatörlüğünü Özlem Denizmen‘in konuşmasını, 2 paneli ve konuşmacıları, sunumları ayrı ayrı beğeniyle anlattılar.Ben önce Parasını Yöneten Hayatını Yönetir! diyen Özlem Denizmen’in açıklamalarıyla başlayan alımlar, sonra sevgili Meral Tamer’in yazısını ekledim.
“finansal okuryazarlık” günlük hayatımızda paramızı yönetmek için bilgi sahibi olmamız anlamına geliyor. Kişisel Finans Uzmanı Özlem Denizmen; hem bireylere hem de girişimcilere ve şirket sahiplerine finansal okuryazarlık ile ilgili bilgiler veriyor, para konusundaki hatalarımızı tespit ediyor, adım adım para yönetimini nasıl yapacağımızı anlatıyor. Mesela ev mi almak istiyorsunuz, ya da bir araba? Özlem Denizmen sizler için 5 adımda para yönetimini hayaller-hedefler, bütçe yönetmek, borçları kapatmak, birikim yapmak, yatırım yapmak olarak sıralıyor ve bakın neler söylüyor.Yukarıdaki linkten TEB’de ki sayfalara girip bakabilirsiniz.
Geçtiğimiz Çarsamba günü düzenlenen 1. Finansal Okuryazarlık ve Erişim Zirvesi‘nin yankılarını şimdide Milliyet ekonomi yazarı Meral Tamer, bugünkü köşe yazısında çok güzel anlatmış, aşağıda paylaştım. Sevgiler sevgiler.
Enflasyonsuz Türkiye’nin Finansal Okuryazar Halkı

24.05.2013
Finansal okuryazarlık, ülkemiz için yeni bir kavram: Kişilerin kendi parasının yönetiminde bilgiye dayanarak karar vermeleri ve birikimlerini akıllıca değerlendirip, bütçelerini doğru yönetebilme yetkinliğine sahip olabilmeleri anlamına geliyor.
Finansal Okuryazarlık ve Erişim Derneği FODER de devlet, özel sektör, akademi ve STK’larla işbirliği yaparak bu konuda ülke çapında farkındalık yaratmak üzere 6 ay önce kurulmuş çiçeği burnunda bir dernek.
Danışma Kurulu’nda Merkez Bankası eski Başkanı Durmuş Yılmaz, TÜSİAD Yönetim Kurulu üyesi Cansen Başaran, JP Morgan’dan Koray Arıkan ve White&Case’ten Aslı Başgöz gibi ağır topların yer aldığı FODER’in Kurucu Başkanı Özlem Denizmen, Başkan Yardımcısı ise KAGİDER eski Başkanı Dilek Bil.1200 kişi katıldı
Önceki gün FODER’in Türkiye Ekonomi Bankası TEB ile birlikte Çırağan Sarayı’nda düzenlediği ilk etkinliği olan Finansal Okuryazarlık Zirvesi’ndeydim. Müthiş bir olaydı. Sabahın 8.30’unda Çırağan’ın 900 kişilik Balo Salonu dolup-taşmış; toplantıya 1200 kişi geldiğinden, dışarıda kalanlar için koridorlara ekranlar kurulmuştu. Salonu dolduranlar arasında kenar mahallelerden hayatında ilk kez lüks bir otelin kapısından içeri girenler bile vardı.

Avrupa Birliği Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış, Sermaye Piyasası Kurulu (SPK) Başkanı Vahdettin Ertaş, Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) Başkanı Mukim Öztekin, TEB Genel Müdürü Varol Civil ve FODER Başkanı Özlem Denizmen zirvede
İşim gereği bu tür toplantılara hayli sık katılan bir gazeteci olarak yıllardır, bu denli değişik kesimlerin biraraya getirildiği bir toplantıyı hatırlamıyorum.TEB şubeleri okul oldu
Açılışta TEB Genel Müdürü Varol Civil konuşmaya başladığında bu izdihamın nedenini kavradım. TEB, finansal okuryazarlık seviyesini yükseltmek amacıyla geçen yıl Aile Ekonomisi Projesi’ni başlatmış. Bu çerçevede TEB şubeleri sınıflara, şube müdürleri de öğretmenlere dönüştürülmüş ve kapılar, bankanın müşterisi olsun-olmasın herkese açılmış. Anlayacağınız her kesimden ve gelir grubundan insan, TEB şubelerine gitmeye alışık olduğu için Zirve’ye davet edildiklerinde de koşa koşa gelmişler… Mükemmeldi.Enflasyonsuz dönem
FODER Başkanı Denizmen konuşmasına, hepimizin kulağına küpe olabilecek bir noktaya dikkat çekerek başladı: “Siz anlattığınız kadar değil, karşınızdakilerin anladığı kadar başarılısınız!” Aynen öyle…
İşte FODER de Türkiye’de artık enflasyon döneminin kapandığı ve eski yöntemlerle parayla para kazanmanın zorlaştığını hatırlatarak, mortgage ve bireysel emeklilik gibi 10 yıl öncesinde olmayan yeni finansal ürünlerin ve teknolojik gelişmelerin rasyonel kullanımı konusunda toplumda farkındalık yaratacak. Finansal okuryazarlık arttıkça halen bankacılık sisteminin dışında olan 20 milyon kişinin sisteme dahil edilmesi kolaylaşacak.Finansal bilgi istemiyor!
Bu arada Dünya Bankası ve Sermaye Piyasası Kurulu işbirliğiyle geçen yaz 40 ilde 3009 yetişkinle gerçekleştirilen Türkiye Finansal Yeterlilik Araştırması’nın sonuçları hayli ilginç. Görüşülen kişilerin % 84’ü basit bölme işlemine doğru cevap vermiş; ancak aynı kişilere basit faizle ilgili soru sorulduğunda doğru cevap verenlerin oranı % 36’ya, bileşik faizle ilgili soruda % 26.1’e kadar gerilemiş. Diğer bazı sonuçlar şöyle: Halkımızın uzun vade algısı 6 ay; aile ve yakın tanıdıklar, borç almak gerektiğinde ilk sırada yer alıyor; borç alanların % 51’i borcu borçla kapatıyor. “Finansal bilgiye ihtiyaç duyuyor musunuz?” sorusuna % 58.4’ü hayır diyor.
Dünya Bankası verilerine göre Türkiye’deki yurtiçi tasarruf oranı 1998’de GSYH’nın % 24.3’üyken 2012’de % 13’e gerilemiş durumda. OECD verileri, finansal okuryazarlığın ülke tasarruf oranını da artırdığını gösteriyor.
Bunu beğen:
Beğen Yükleniyor...